Koş Lucy, Koş! İnsan Ataları Koşabilir Ama Çok Uzak veya Hızlı Değil

Australopithecus afarensis’in 3D modelleri, modern insanları daha iyi koşucular yapan kas adaptasyonlarına işaret ediyor.

Eski insan akrabaları, modern insanlar gibi iki ayak üzerinde koştu, ancak çok daha yavaş bir hızda, üç milyon yıldan daha uzun bir süre önce yaşamış küçük bir hominin olan Australopithecus afarensis’in 3D bilgisayar simülasyonlarını öneriyor.

Durham, Kuzey Carolina’daki Duke Üniversitesi’nde evrimsel antropolog olan Herman Pontzer, analizin homininin koşu hızının ve modern insanların uzun mesafeler koşmasını sağlayan kas adaptasyonlarının ayrıntılı bir anlık görüntüsünü sunduğunu söylüyor. “Bu çok kapsamlı bir yaklaşım,” diyor. Bulgular bu hafta Current Biology’de yayınlandı.

A. afarensis iki ayak üzerinde dik yürüdü ve fosillerini, iki ayaklılığın insan soyunda nasıl evrimleştiğini ortaya çıkarmak isteyen araştırmacılar için favori haline getirdi. Ancak İngiltere’deki Liverpool Üniversitesi’nde evrimsel biyomekanik araştırmacısı olan çalışmanın ortak yazarı Karl Bates, homininin çalışma yeteneğini araştırdığını, çünkü fosilleşmiş ayak izlerini ve kemikleri incelemekten daha fazlasını gerektirdiğini söylüyor.

YAVAŞ BIR MAYIN
Bates ve meslektaşları, yarım yüzyıl önce Etiyopya’da keşfedilen neredeyse eksiksiz 3,2 milyon yıllık A. afarensis örneği olan ‘Lucy’ iskeletinin 3D dijital modelini yarattı. Eski hominin kas kütlesini tahmin etmek için modern maymunların kas özelliklerini ve Lucy’nin kemiklerinin yüzey alanını kullandılar. Araştırmacılar daha sonra Lucy modellerini ‘çalıştırmak’ için bir simülatör kullandılar ve performansını modern bir insanın dijital modeliyle karşılaştırdılar.

Simülasyonlar, modern insanlarda koşuya dayanıklılığa fayda sağladığı düşünülen uzun Aşil tendonu ve kısaltılmış kas liflerinden yoksun olmasına rağmen Lucy’nin iki ayak üzerinde koşabileceğini gösterdi. Ancak hız Lucy’nin gücü değildi: araştırmacılar onu insan kaslarıyla yeniden şekillendirdikten sonra bile saniyede sadece beş metreye ulaşabiliyordu. Buna karşılık, insan modeli saniyede yaklaşık 8 metrede koştu. Araştırmacılar modellemelerinden vücut boyutunu kaldırdıklarında bile, Lucy’nin koşusu hala modern insanların gerisinde kaldı ve bu da fiziksel oranlarının ana suçlu olduğunu düşündürdü. Bates, “Tüm kasları toplasanız bile, yine de daha yavaştı,” diyor.

Daha sonra, araştırmacılar koşu sırasında belirli kasların enerji harcamasında bir rolü olup olmadığını değerlendirdiler. Lucy modeline insan benzeri ayak bileği kasları eklediklerinde, enerji maliyeti benzer büyüklükteki diğer hayvanlarınkiyle karşılaştırılabilirdi. Ancak ekip insan ayak bileği kaslarını maymun kaslarıyla değiştirdiğinde koşmak Lucy için daha yorucu hale geldi. Bu, Aşil tendonundaki ve çevresindeki kaslardaki adaptasyonların modern insanların uzun süre koşmasını sağladığını göstermektedir.

Bates ve meslektaşları şimdi yorgunluğun ve kemik gerginliği de Lucy’nin koşusunu etkileyip etkilemediğini araştırmayı planlıyorlar.

Kaynak ve devamına Burdan ulaşabilirsiniz.